- sırt\ üstü
- на́взничь
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
sırt — is., anat. 1) Omurgalı veya omurgasız hayvanlarda boyundan kuyruk sokumuna kadar uzanan üst bölüm Arabacı katırın sırtına binmiş. F. R. Atay 2) anat. İnsanlarda boyundan bele kadar uzanan üst bölüm, göğüs karşıtı 3) Kesici araçların kesmeyen… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sırt — 1. is. Bel, kürək. Sırtına bir iki tutarlı dartdı; Qolundan yapışıb, irəli atdı. H. K. S.. Haydı, minib sırtına yel gedişli atların; Yerdə, göydə, dənizdə oynasın qanadların. M. Müş.. Suyu tamam çəkilməmiş xalçanın saçaqlarından süzülən iri… … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
uñra yatmak — sırt üstü yatmak III, 378bkz: tuñra tü şmek … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
TESELLUK — Yüksek yere, duvar üstüne çıkma. * Sırt üstü uyuma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
arka — is. 1) Bir şeyin temel tutulan yüzünün tam ters yanı, ön karşıtı Evin arkasında bahçe var. 2) Bir şeyin sırt durumunda olan yüzeyi Çocuğun arkası ağrıyormuş. 3) Geri kalan bölüm, kısım Masalın arkası. Yazının arkası. 4) Art, peş 5) Otururken… … Çağatay Osmanlı Sözlük
köprü — is. 1) Herhangi bir engelle ayrılmış iki yakayı birbirine bağlayan veya trafik akımının, başka bir trafik akımını kesmeden üstten geçmesini sağlayan ahşap, kâgir, beton veya demir yapı Bu camiler, bu çeşmeler, bu köprüler rastgele yapılmadı. O. S … Çağatay Osmanlı Sözlük